Bazı şeyleri eleştirmenin vakti geldi de geçiyor.Ne zaman televizyonu açsam izlemeye değer bir kanal yada program bulamıyorum.Buna dizilerde dahil.Neden her kanalda evlilik programı var.Dizilerin senaryoları bile neredeyse aynı.Hele cıvık yaz dizileri ise en nefret ettiğim.Peki sen neyi beğeniyorsun dediğinizi duyar gibiyim.Benim beğendiğim Türk yapımı diziler Leyla ile mecnun,Behzat Ç. gibi samimiyetin hakim olduğu dizilerdir.Gelelim neredeyse her kanalı ele geçiren evlilik programlarına.İzleyici kitlesinin aklıyla alay edercesine hazırlanan bu programlar izlemeyen kitleyi de oldukça rahatsız etmekte.Yapmacık hareketler,her olayın sonunda müzik eşliğinde anlam veremediğim dans figürleri ve daha niceleri.Ben üzülüyorum,benim milletimi bu tip programlara ve dizilere maruz bıraktıkları için.Medyayı kullanarak bizi uyuttukları için üzülüyorum.Çevremizden bihaber kaldığımız için üzülüyorum.Boş kutu dediğimiz aleti bize karşı silah olarak kullandıkları için korkuyorum.Korkuyorum çünkü bu gücü kullananlar bizi çok iyi yönlendiriyorlar.Diyeceğim o ki dostlar biz mantıklı programlar talep etmedikçe,medyayı baskı altında tutmadıkça,insan aklıyla alay eden bu programlar her geçen gün artacaktır.
BLOG İÇERİKLERİ 1-)Korku Rehberi 2-)Bir Tutam Şiir 3-)Gündem Değerlendirmesi 4-)Yararlı Bilgiler 5-)Eleştiri ve deneme yazıları 6-)Günlük Blog 7-)Dizi Ve Film Önerileri
28 Ekim 2016 Cuma
26 Ekim 2016 Çarşamba
PR (PİAR) NEDİR ?
PR NEDİR?
PR,public relations'ın kısaltması ile iki terimden oluşan bir terimdir.Türkçesi halkla ilişkilerdir.PR(Halkla ilişkiler)görüş ve davranışları etkileyerek,kurum kimliği üzerine bir anlayış yaratan ve algılayamaya sahip çıkan bir ilişkiler silsilesi olarak tanımlanabilir.
PR(halkla ilişkiler) amacı;itibarı korumak,desteklemek,arttırmak ve düşünce davranış biçimlerine etki edebilmektedir.
GÜNCEL PR ÇALIŞMALARI:
Bayhan Gürhan , yani popstar Bayhan 2003 yılında bir yarışma ile gündeme gelmişti.Ancak gündemde durması uzun sürmedi popstar Bayhan unutuldu.Başarılı bir PR çalışması ile bir evlendirme programına katıldı ve tekrar gündeme gelmeyi başardı.
2003 Yılında Popstar yarışmasında Bayhan
Yıl 2016 Bayhan Evlendirme Programında
Kafama takılan başka bir olay daha vardı ilk yüz nakli operasyonu geçiren Recep Sert zamanında gündemi bir hayli meşgul etmişti , ama bir süre sonra oda unutuldu derken birden bir yarışma programında eşi yer aldı ve yeniden gündeme geldiler.Bunlar sadece 1 haftada dikkatimi çekenler yüzlerce belkide binler PR çalışması yapılıyor televizyonlarda.
Sağlıcakla kalın dostlarım iyi günler :)
25 Ekim 2016 Salı
Dizi Ve Film Önerileri #1 (HOUSE M.D)
Dizi Ve Film Önerileri #1 (HOUSE M.D)
IMDb:8.8(10)
AYLAK KARINCA PUANI:9.0(10)
HOUSE M.D KONUSU :
Huysuz, ukala, çekilmez, asosyal, saplantılı ve aynı zamanda dahi bir doktor, teşhis konulması zor hastalıklar ve bu konuda eğitilmek için özenle seçilmiş genç doktorlar...
Televizyon dünyasının Nobel Ödülü olarak tanımlanan Humanitas Prize ödülüne, Altın Küre ve Emmy'e layık görülen House M.D. tüm zamanların en iyi hastane dizilerinden biri.
İngiliz oyuncu Hugh Laurie'nin performansı ile bambaşka bir anlam kazanmış olan Dr. Gregory House karakteri her bölümde ekibi ile birlikte hastalıkları teşhis ve tedavi etmeye çalışıyor. House M.D. ile yalnızca Dr. House'un zekasına hayran kalmayacaksınız aynı zamanda insan anatomisine bambaşka bir gözle bakacaksınız.
HOUSE M.D REPLİKLERİ :
1-)"Eğer kimse senden nefret etmiyorsa;bir şeyleri yanlış yapıyorsun demektir."
2-)"Kurallar; kendi kararlarını veremeyen aptallar için bir kılavuz gibidir."
3-)"Hepimiz; soruları duymak istediğimiz cevaplara göre değiştiririz."
4-)"Sen tanrıyla konuşursan dindarsındır, tanrı seninle konuşursa delisindir."
5-)"İnsanların daha güvenli araba kullanmasını istiyorsan,hava yastıklarını çıkartıp,boyunlarını hedef alan bir maket bıçağı yerleştir.Kimse saatte 5 kilometreden fazla hız yapmaz."
KİŞİSEL GÖRÜŞ:
7 sezon boyunca Monotonluğuna rağmen(görünen yüzüyle) kendini izlettirebilen Harika ötesi bir dizi...aslında 8.sezonu hala izlemedim,bilmiyorum hiç bitmesin diye belki de hiç izlemem...
bu derece aykırı bir karakterin hayatını ayrıntılı bir şekilde gösterip aynı zamanda sürdürülebilirliğini korumayı başaran bir dizi olarak takdire şayandır...House düşünen her insanın denk geldiği çıkmaz sokaklarda yol arayan biri ama bizim cesaretimizin kırıldığı noktada onun keçi inadı devreye giriyor...House bir joker'dir aynı zamanda batman'dir,iyinin de kötünün de karşısında çıplak kaldığı,öteki yüzünün ortaya çıktığı mihenk taşıdır,o bir doktordur...
bu derece aykırı bir karakterin hayatını ayrıntılı bir şekilde gösterip aynı zamanda sürdürülebilirliğini korumayı başaran bir dizi olarak takdire şayandır...House düşünen her insanın denk geldiği çıkmaz sokaklarda yol arayan biri ama bizim cesaretimizin kırıldığı noktada onun keçi inadı devreye giriyor...House bir joker'dir aynı zamanda batman'dir,iyinin de kötünün de karşısında çıplak kaldığı,öteki yüzünün ortaya çıktığı mihenk taşıdır,o bir doktordur...
Bir Tutam Şiir #2
Ağlamaya değer mi hayat
Değer mi bunca çektiğimiz acılar
Yanağından süzülen yaşa değer mi
Söyle senin için değer mi kelimeler
Bir başkası sever mi ki seni
Sever mi benim sevdiğim gibi
Gülümsediğin kişi seni de sever mi
Söyle senin için değer mi kelimeler
Sakar Şair
Değer mi bunca çektiğimiz acılar
Yanağından süzülen yaşa değer mi
Söyle senin için değer mi kelimeler
Bir başkası sever mi ki seni
Sever mi benim sevdiğim gibi
Gülümsediğin kişi seni de sever mi
Söyle senin için değer mi kelimeler
Sakar Şair
24 Ekim 2016 Pazartesi
Korku Rehberim #1
Merhaba,
Bugün sizlere memleketimde geçen bir olayı anlatacağım.Olayı anlatmadan önce olayın geçtiği mekandan biraz bahsedelim.Olay eski bir yol üzerinde geçiyor.Bu yol köyleri ilçe merkezine bağlıyor.Yolun bir tarafında dere akıyor diğer tarafında ise ağaçlarla örtülü bir dağ var.Bu yolun ortalarına doğru öyle bir yer var ki dağdaki ağaçların dallarıyla derenin kenarındaki dallar birleşerek yolun üstünde gölgelik oluşturmuş durumda.Zaten anlatacağım olay da burada gerçekleşecek.Gelelim olaya.
Saat gece 11 sıraları.Köyümüzün sakini o saatte ilçe merkezinden köye giden araba bulamıyor.Mecbur çareyi yürümekte buluyor.Eski yolda başına geleceklerden habersiz yürümeye başlıyor.Ve yukarıda anlattığım dalların birleşip yol üzerinde karartı oluşturduğu yere geliyor.Yolun ortasında bir kütük görüyor.Kütüğün yolun ortasında olmasına akıl sır erdiremiyor.Kütüğün yanından geçmeye kalkışıyor ama kütük önüne yuvarlanıp karşısında duruyor.Hemen içini bir korku sarıyor.Her defasında kütüğün yanında geçmeye çalışıyor ama nafile her seferinde kütük önüne geliyor.Sonra besmele çekerek za zor kütüğün sağından geçiyor.Bazılarınızın içinden kütüğün üstünden atlasaymış dediğini duyar gibiyim o konuyada değinicem.Kütüğün yanından geçerek doğru evine koşmaya başlıyor.Eve vardığında hemen yatağına yatıyor.Tabi haliyle o gece evde uyuyamıyor korkudan.Olayın cinlerle bir bağlantısı olduğunu düşünüyor.Sabah olmasını bekliyor ve sabahın ilk ışıklarında caminin yolunu tutuyor.Köyün imamına başından geçenleri bir bir anlatıyor.İmam olayı dinledikten sonra ürkek bir sesle şunları söylüyor:
Eğer sen o olayda arkana baksaydın insan görünümünde bir şey ile karşılaşacaktın.Ama inan o insan falan değildi.Sen o kütüğün üstünden atlasaydın o kütük senin tabutun olacaktı.
Olay gerçektir.Bu tip olaylar bizim oralarda sık sık yaşanmaktadır.Bu tip yazıları yazmaya da devam edeceğim.
Bugün sizlere memleketimde geçen bir olayı anlatacağım.Olayı anlatmadan önce olayın geçtiği mekandan biraz bahsedelim.Olay eski bir yol üzerinde geçiyor.Bu yol köyleri ilçe merkezine bağlıyor.Yolun bir tarafında dere akıyor diğer tarafında ise ağaçlarla örtülü bir dağ var.Bu yolun ortalarına doğru öyle bir yer var ki dağdaki ağaçların dallarıyla derenin kenarındaki dallar birleşerek yolun üstünde gölgelik oluşturmuş durumda.Zaten anlatacağım olay da burada gerçekleşecek.Gelelim olaya.
Saat gece 11 sıraları.Köyümüzün sakini o saatte ilçe merkezinden köye giden araba bulamıyor.Mecbur çareyi yürümekte buluyor.Eski yolda başına geleceklerden habersiz yürümeye başlıyor.Ve yukarıda anlattığım dalların birleşip yol üzerinde karartı oluşturduğu yere geliyor.Yolun ortasında bir kütük görüyor.Kütüğün yolun ortasında olmasına akıl sır erdiremiyor.Kütüğün yanından geçmeye kalkışıyor ama kütük önüne yuvarlanıp karşısında duruyor.Hemen içini bir korku sarıyor.Her defasında kütüğün yanında geçmeye çalışıyor ama nafile her seferinde kütük önüne geliyor.Sonra besmele çekerek za zor kütüğün sağından geçiyor.Bazılarınızın içinden kütüğün üstünden atlasaymış dediğini duyar gibiyim o konuyada değinicem.Kütüğün yanından geçerek doğru evine koşmaya başlıyor.Eve vardığında hemen yatağına yatıyor.Tabi haliyle o gece evde uyuyamıyor korkudan.Olayın cinlerle bir bağlantısı olduğunu düşünüyor.Sabah olmasını bekliyor ve sabahın ilk ışıklarında caminin yolunu tutuyor.Köyün imamına başından geçenleri bir bir anlatıyor.İmam olayı dinledikten sonra ürkek bir sesle şunları söylüyor:
Eğer sen o olayda arkana baksaydın insan görünümünde bir şey ile karşılaşacaktın.Ama inan o insan falan değildi.Sen o kütüğün üstünden atlasaydın o kütük senin tabutun olacaktı.
Olay gerçektir.Bu tip olaylar bizim oralarda sık sık yaşanmaktadır.Bu tip yazıları yazmaya da devam edeceğim.
Etiketler:
+18,
aylak,
blog,
blogger,
karınca,
Korku,
korku rehberim,
korku serisi
23 Ekim 2016 Pazar
İnstagram'a Neler Oluyor !
İnstagram'a Neler Oluyor !
Popüler resim paylaşma ağı olan instagram'a yeni özellikler gelmeye devam ediyor.En son hikayeler özelliği eklenmişti sıradada canlı yayın var ama bir şeyler ters gidiyor.Çeşitli güvenlik açıkları yüzünden binlerce hesap çalındı.Önce Berkcan Güven sonra Burak Oyunda daha sonra Ağır Mimar derken en son çalınan hesap ise Orkun Işıtmak'ın hesabı oldu.Bunun üzerine Ruhi Çenet ve diğer yüzlerce kişi bu güvenlik açığı düzelene kadar hesaplarını donduracaklarını belirttirler.Peki bu youtuberların hesaplarını çalan veya çalanlar kim ?
Yukarıdaki hesaplar çalınan hesaplar ikisindede soyisim güzel bütün youtuberların hesaplarını çalan kişi aynı olabilir.Bu sorunun en kısa sürede çözülmesi lazım yoksa instagram güvenlik açığı yüzünden yaptığı çıkışı kaybedebilir.
Alamut Kalesi ve Hasan Sabbah
Tarih yaprakları 1000’li yılların başına geldiğinde tarih o güne kadar görmediği ve hatta belki de o günden sonra da göremeyeceği büyük bir stratejist ve suikastçiyle karşılaşmak üzereydi. Adı Hasan Sabbah… Kartal Yuvası denen Alamut kalesini komuta ediyor. Ve bu kale Haçlı Orduları başta olmak üzere Hasan Sabbah’ın kafasını kim bozarsa onun korkulu rüyası haline geliyor.
Aslında size bu yazıda kalenin şuanki halini anlatacağım fakat Hasan Sabbah’ı biraz da benden dinleyin istiyorum. Belki bu zamana kadar biraz farklı tanımışsınızdır. Hasan Sabbah, ilk bin yılın başında yaşadı. Kendi döneminin en alim insanlarındandı. Alim derken hemen aklınıza din diyanet gelmesin. Mühendislik, tarih, edebiyat vs’den bahsediyorum. O dönemde dünyadaki tek üniversite olarak kabul edilen Kum şehrinde okudu. Sınıf arkadaşları kimlerdi dersiniz? Biri Selçuklu Veziri olacak olan Nizam-ül Mülk diğeri de meşhur şair ve felsefeci Ömer Hayyam’dı.
Üniversite ya da medrese adına ne derseniz artık. Buradan mezun olduklarında Hasan Sabbah uzunca bir süre Selçuklu devletine de hizmet verdi. Selçuklu’nun ilk istihbarat teşkilatını kurdu ve başına geçti. En son Nizam-ül Mülk ile bilinmeyen bir nedenle ters düştü ve görevinden ayrıldı. Sonra da Nizam-ül Mülk dahil tüm dünyanın başına deyim yerindeyse bela oldu.
Hasan Sabbah Şiilerin İsmailiye adı verilen kolundandı. Meraklılar araştırıp bu kolun inanç sistemlerini detaylı olarak araştırabilirler. İsmaililer diğer mezhepler tarafından falan pek sevilmezdi. Hasan Sabbah da tüm İsmaililere kol kanat gerdi ve aslında onları korumak için Kartal Tepesi denilen Alamut Kalesi’ni kurdu. Bir süre sonra da öyle bir güce erişti ki, tüm dünya onun adını duyduğunda destur çeker oldu.
Alamut Kalesi İsmailiyye Devletinin başkentiydi. Hazar Denizi’nin güney kıyısında yer alıyordu ki hala da öyle. Kalenin orjinal adı Aluh âmukht kalesidir meali de iki anlama gelir: Kartalın öğretisi ya da Cezalandırma yuvası. Aslında kaleyi inşa eden Hasan Sabbah değil. O başkasından fethederek almış. Kaleyi ilk inşa eden Custaniler diye bir ülkenin kralı Veşuhan İbn-i Cüstan Yani Cüstan’ın oğlu Veşuhan ibni’nin anlamını da öğrenmiş oldunuz bilmiyorsanız 

Hasan Sabbah bu kaleyi Hicri 483 yılında fethediyor. Bu da Elamût isminin ebcetine denk geliyor. Bu da ilginç bir durum. Hasan Sabbah inanılmaz matematik ve mühendislik bilgisine sahip bir adam bu arada. Ayrıca siyaset ilmine de inanılmaz derecede hakim.
22 Ekim 2016 Cumartesi
Bir Tutam Şiir #1
Karıncalar Hakkında İlginç Bilgiler
KARINCALAR HAKKINDA İLGİNÇ BİLGİLER

*Karıncalar 100 milyon yıldan uzun süredir dünya üzerinde yaşamaktadır ve gezegenin her yerine yayılmış durumdadırlar.
*Bugün yaşayan tüm karıncaların toplam ağırlığı, yaşayan tüm insanların ağırlığından daha fazladır. Karıncalar kendi vücut ağırlıklarının 20 katını kaldırabilirler. (35 kg. ağırlığındaki 10 yaşında bir çocuğun bir karıncayla boy ölçüşebilmek için 700 kg. kaldırması gerekir.)
*Dünya üzerinde 35 bin karınca türü mevcuttur.
* Çoğu karınca türü sıcak iklimlerde yaşar.
* Yaklaşık 9.500 karınca türü bilinmektedir. Bilim adamları bunun yaklaşık iki katının henüz keşfedilmeyi beklediğine inanmaktadır. Tüm böcekler arasında en büyük beyin karıncanınkidir. (Bizim sonsuz fikirlere sahip büyük insan beynimiz aslında memeliler arasında en büyük beyin değildir. Örneğin, bir balinanın beyni insan beyninin altı katıdır.)
*Bir karıncanın ortalama ömrü 45 ila 60 gündür.
*Bir karıncanın beyninde yaklaşık 250 bin beyin hücresi bulunur. (Bir insanın beyninde 10 bin milyon beyin hücresi mevcuttur. Dolayısıyla, 40 bin karıncalık bir koloninin toplam beyin hücresi toplamı bir insanınkine denktir. )
*Bazı karıncalar günde yedi saat uyur. (Normal bir insan günde ortalama sekiz saat uyur.)
*Bir karıncanın dışı sert kabuktandır, buna dış iskelet adı da verilir. (İnsanların ve başka bazı hayvanların iç iskeleti vardır.)
*En büyük karıncanın uzunluğu 2,54 santimdir. ‘Pekin-Çin’de 2.40’lık bir adam dünyanın en uzun boylu insanı olarak Guinness Rekorlar Kitabı’na girmiştir.)
*En küçük karınca bir milimin onda biri uzunluğundadır.
*Bir karınca kolonisinin nüfusu yüz binlerden milyarlara varabilir. (Dünyanın en kalabalık nüfusu toplam 1.306,313.812 insanla Çin’dedir.)
*Karıncalar sadece dokunmak değil, koku almak için de antenlerini kullanırlar.
*Karıncanın karnında iki mide vardır. Bir mide yiyeceği kendi için saklar; diğeri ise diğer karıncalarla paylaşılacak yiyecekleri depolar.
* Karıncaların akciğeri yoktur. Oksijen vücutlarına tüm bedene yayılmış küçük deliklerden girer; karbondioksit de aynı deliklerden çıkar.
*Tüm böcekler gibi, karıncaların da altı bacağı vardır.
*Karıncalar gri, kırmızı, kahverengi, sarı, mavi ya da mor olabilirler.
*Karıncanın vücudu üç bölümden oluşur: Kafa, gövde, ve metasoma (kuyruk kısmı).
* Karıncalar koloni denen büyük gruplar hâlinde yaşarlar. Her karıncanın kolonide belirli bir görevi vardır. İşçi karıncalar yuvadan çöpü alıp, dışarıya, özel çöplüğe taşımakla görevlidirler. *İşçi karıncalar dişidir.
*Koloninin çoğunluğunu dişi karıncalar oluşturur.
*Köle-Yapıcı karıncalar başka karıncaların yuvalarına saldırır ve yumurtalarını çalar. Bu yumurtalar kırılıp, yavru karıncalar çıktığında kolonide köle olarak çalışırlar. Kraliçe karıncaların doğduklarında kanatları vardır.
*Başka koloniler kurmak için uçup giderler; sonra kanatları düşer. Kraliçe karınca 15 yıla kadar yaşayabilir ve bir kez eşlemesi gerekir.
* Her karınca kolonisinin en az bir, bazen de birden fazla Kraliçe’si vardır.
*Ahşap karıncaları önemli yırtıcı böceklerdir ve geniş bir koloni oldukları takdirde günde binlerce böcek toplayabilirler.
*Ahşap karıncaları düşmanını ağzını açarak tehdit edebilir.
*Normal şartlarda, Marangoz karıncalar canlı ya da ölü ağaçlarda yuva yapıp, kütükleri ya da ağaç gövdelerini çürütürler. Öte yandan, yuvalarını evlere, telefon direklerine ve diğer insan elinden çıkma ahşap yapılara da yapabilirler.
*Yaprak-kesen karıncalar yağmur yağarken yaprak kesmezler, ve keserken şiddetli yağmura maruz kalırlarsa, yaprakları genellikle yuvanın dışında bırakırlar.
*Petek karıncaları çorak mevsimlerde hayatta kalmak için kayda değer yöntemler geliştirmişlerdir.
*Yağmurlar sırasında, bu karıncalar işçilerini su ve nektarla beslerler.Bu işçiler yiyecek fazlasını sindirim sistemlerinin kursak denen bölümünde depolarlar.
*Karıncaların başlıca düşmanı insanlardır. Yuvalarını ve yaşam ortamlarını yok edip, böcek ilaçlarıyla onları öldürüyor, hatta bazı yerlerde onları yiyor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)